büyük bir yıldızı olsun isterken
tozlarına hapşıran biri Naci
civciv yürekleri toplayan
perileri ormandan kaçıran yamyamlar
sırtlanlar onu ısırmıyor
kocaman bir leke şehrin
kirlenen çamaşırında
şeriat getiren kara kediler
turuncu kabaklar başında
beyaz çarşaflar hortlaklar
debeleniyor gecenin örtüsü
altında karesiz ve buruşmuş da düşünceli
olunca görünmüyor gittikçe
marketlerin boş koltuk aralarında
karıncaların sırtındaki onca yüke rağmen
tek bir yolda ilerlemelerini
insanlara yüklüyor
mum ışıkları doğum günlerinden
paketlerini taşıyor pastacıların
çilekler sürüyor üzerlerine
kremalar içinde köpüklü ağzı
gözlerini kaçıranları kaçırıyor
öyle bir kara kuyusu var bir
değirmenin buğday teninde
tıkıştırdığı pamuk kadar yumuşacık
evleri kadar evlenmek isteyenleri
fiziksellikten sıyıracak şahane
avluların duvarları elleri
turuncu ruju
öyleyse tut dalından indir
kediyi mavi elbiseli geceyi
Naciye ol kadın kıyafetleri
sözlerin parmak araları küflenirken
gel bizi oynamadan biri
karanlıklar karınlıklar olalım
görsel:Hernan Bas