ejderha pulları dükkanı önünde
dünyanın ismi yok ağzını kızıl açmış
bekliyor rızkını bir canavar ki
dostlar alışverişte görsün
biz miyiz ikimiz yalnız?
adımların altından, henüz çürümeden
kokular yükselirken bir vakti anımsatan
kollarımızda bahçelere düşmüş, sen-ben
portakal ve kiraz çiçekleri
yılan gibi döne döne
sarılırken şehrin yirmi bir aşk şiirine
neon lambalar yağmuru tutuyor bize
kaldırımların taş kalplerini
kırıyoruz çiğnenmeden
gıcırtıları kemiklerimizin çiğ mi çiğ henüz
harfler titrerken, poşetin üstünde
yüz gibi gülümseyen bir şey dalga geçiyor
plastik bedeniyle etimizle
elbet öleceğiz diye şimdi güzeliz
görsel: Holly Warburton