seni görünce deri değiştirdiğimi biliyorsun
yolumu kırdığımı, yorganımı yaktığımı
çünkü tanrı kılıklı hiçbir şey
oyunlarından sıkıldım yılanlı bahçenin kuşu hep
tetikte olur, içi çekilince adam gagalar
taş öldürür
sen ki ortalarda yoksun
devlet dairesi, devlet karesi
iki memeli dünyaya gelir gider renk
ampul sarısı
bukalemun kırmızı arzuyu görünce
zamanı geri sarınca
sevdiğine sarılınca
o büyük sancı dediği nefesinle havaya
karışan senin parçalarını hep
içimize çekiyoruz
ah ediyoruz
zevkle inliyoruz Naci’ye
unuttuğumuz yerlerimizde çiçek açarmış gibi
ağrılar duyunca, beni de eskitme
sevişmedikçe kendimle
tanıdığım her insanın börtü böcek kuklasıyım
palyaço olmak seni ve beni ve ölümden ölümü
gölgelerden korumayacak
ekşi şeyler ağzında tatlanır
görsel: Julia Soboleva